25 Mart 2009 Çarşamba

18 Mart 2009


Canımmmmm kızım, Buse’m,
Bugün hayatımın en mutlu, en gururlu, en huzurlu günlerinden birini yaşattın bana. Gün boyunca döktüğüm mutluluk gözyaşlarının haddi hesabı yok. Arabada, feribotta, pazarda, evde aynaya bakıp göbeğimi severken, sana aldığım minicik kıyafetleri incelerken….

Bir şekilde hep biliyordum kız olduğunu. Ama doktorun ağzından duymak daha bir güzel oldu. Şu anda 16 hafta 2 günlüksün ve Allah’ıma binlerce kere şükürler olsun ki gayet iyisin. Güzel, uzun parmaklı ellerin, 2 cm’lik ayakların var. Ağırlığın 176 gram. Maşallah meleğime.

Adının hikayesini anlatacağım bugün sana.
Neredeyse 10 yıl olacak. 1999 kışında belliydi ismin bebeğim. Burcu + Semih = BUSE
O zamanlar çok sık oynadığım bir bilgisayar oyunu vardı; Sims. Senin zamanında kim bilir hangi versiyonu çıkacak ama eminim sen de bileceksin nasıl bir oyun olduğunu ;) Bir ev kurup içine aile fertlerini yerleştiriyorsun, onların günlük hayatlarını yönlendiriyorsun işte. Ben hayal kurardım. Sevdiğimle evlenmişiz, bir kızımız olmuş. İsimlerimizden yola çıkarak adını Buse koymuşuz. O hayal evin içinde baban, sen ve ben mutlu mesut yaşardık. Saatlerce oynardım o oyunu bu hayalle. Gelecekteki güzel günleri düşünerek:)
İşte o günlerden beri benim hayalimde senin adın Buse. Bizim dünyalar güzeli, akıllı, biricik kızımız.Hoş geldin yuvana meleğim. Hoş geldin…


9 Mart 2009 Pazartesi

21 Şubat 2009

Canım meleğim,
Şu anda bilgisayar başında oturmuş kadınlar kulübündeki kızlarla senin hakkında konuşuyorum. Şu problemim var normal mi, bebeğim iyi midir, cinsiyeti ne ki vesaire vesaire:) En son 14 Şubatta gördüm seni. O kadar güzeldin ki……Kıpır kıpır kıpırdanıyordun ekranda. Baban heyecandan video çektiğini unutup makineyı indirmiş de abuk subuk çıkmış videon:) Ah kuzuuuum, o kadar güzeldin ki…..Elimdeki fotoğrafın çok net çıkmamış, ama videoda şu şekilde duruyordun:


Ense kalınlığın ölçülecekti ya, tam pozisyonunu almış, “ben hazırım” der gibi bizi bekliyordun. Uslu bebeğim benim, hiç üzmedin, hiç üzmeyeceksin sen bizi.

Şu anda karnımda o çok tanıdık bıçak batmaları var. Çok hoşuma gidiyor onları hissetmek. Çünkü bana senin varlığını ilk hissettirenler onlardı:) Demek ki orada benimlesin birtanem. Annene bu şekilde “ben buradayım” diyorsun. Minik tekmelerle beni uyandıracağın günleri de bekliyorum sabırsızlıkla. Terle karışık süt kokunu içime dolduracağım günleri de………….

3 Şubat 2009


Canımmm bebeğim,
Çoook güzel bir doktor randevusundan yeni geldik. İlk kıpırtılarını gösterdin bize. Hatta popocuğunu zıplattın sanki hıçkırır gibi. Çok güldürdü bizi bu hareketin. Doktor “oo daha neler göreceksiniz” dedi. İnşallah görürüz birtanem. İnşallah her gittiğimizde böyle güzel güzel büyüyüp bizi mutlu edersin. “Oynak olacak bizim kız” dedim babana. “Bence koca kafalı bir oğlan olacak” dedi. Hiiiiç fark etmez kız ya da oğlan. Sen sapasağlam ol da, biz hepsine razıyız.

Önceki randevumuza göre bayağı şişkocuk görünüyordun bu sefer. Boyun tam 3,16 cm. 20 günde boyun 2 katına çıkmış. MAŞALLAH sana aşkımmm. Kalp atışlarını önce 180, sonra 173 ölçtü doktor. İkisi de gayet güzel.

Sen böyle güzel güzel büyümeye devam et. Ben seni orada rahat ettirmek için elimden geleni yapacağım bebeğim.

Seni seviyorum.

20 Ocak 2009


MAŞALLAH benim bebişime:) O anneciğini babacığını hiç üzmez. Pıtır pıtır atan kalbini gösterir, bir çırpıda, güzel güzel de büyür inşallah. Şimdi tam 1,73 cm bebişim. Kalp atışları da dakikada 173. Nasıl hevesliydin bir an önce büyüyüp sağ salim yanımıza gelmeye bebeğim. Nasıl mutlu ettin bizi…. :)

2 Ocak 2009

Canım bebeğim,
Anneciğini, babacığını hiç üzmeyeceğini biliyordum. Karnımın orta yerinde, rahat bir keseciğe kurulmuş büyüyorsun çok şükür. Bugün 5+4 ve kesen tam 1,63 cm. Bu gerçekten sevindirici çünkü bu haftalarda üst sınır 2 cm görünüyor. Doktor son adet tarihime göre hesapladığında doğum tarihin 2 Eylül olarak çıktı. Ama ultrasonla baktığında 30 ya da 31 Ağustos dedi. Eylül Ağustos hiç fark etmez. Sağ salim gel ben her şeye razıyım. Bir sonraki randevum taaa 20 Ocak’ta. İnşallah sağ salim minik kalbinin attığını da göreceğiz meleğim.

Doktora ilk gittiğimde sıramın gelmesini beklerken müthiş stresliydim. Ama neyse ki hep güzel şeyler söyledi doktorum. Yine de o stresten sanırım, mercimek büyüklüğünde lekelenmem oldu. Bundan sonra kendimi hiç üzmeyeceğim. Acıklı filmler, haberler seyretmek yok. Kadınlar Kulübünde umutsuz konuşmaları okumak yok. Her şey çok güzel olacak.

Canımmm, canımmmm bebeğim

1 Ocak 2009


Miniğim,
Bugün müthiş gergin, heyecanlı, ağlamaklı, sinirli vs vs’yim. Yarın doktor randevum var. Allah kısmet ederse seni ilk defa göreceğim yarın. Nasıl mutluyum ve nasıl korkuyorum anlatamam.

Bir yanım her şeyin çok çok iyi gideceğini, doktorumun “Her şey tam olması gerektiği gibi, bebeğiniz çok sağlıklı” diyeceğini söylüyor. Ama off öbür yanım “Ya bir terslik çıkarsa, ya bebeğim orada değilse” diye korkuyor. Bir taraftan doktora gitmek için can atıyorum, diğer taraftan o odadan içeri adım atmaya ölesiye korkuyorum.

Canım meleğim,
Ne olur üzme yarın bizi olur mu? Karnımda, tam olman gerektiği yerde ol. Pıtır pıtır atan kalbini zamanı gelince göster bize e mi bebeğim?

Seni o kadar çok seviyorum ki…Canımdan öte canımsın benim…

27 Aralık 2008

Canım bebeğim,
Nereden başlasam hiç bilmiyorum… Seninle ilk tanışmam 2008 Ağustos ayında olmuştu. Gelmeyen âdetim beni 1 hafta bekletti ve o bir haftanın sonunda artık acıdan üzerine yatamadığım göğüslerim senin varlığını ele verdi; neredeyse bordo bir 2. çizgi olarakJ Tam 17 gün rüyada gibiydim. 17 gün babanla birbirimize sokula sırnaşa dolaştık. Derken o baş belası kahverengi lekeler ve 1 hafta süren kanamalarla geldiğin yere geri gitmeye karar verdinL Hayatımda yaşadığım en büyük acıydı… Allah’ım bir daha acını göstermesin bebeğim.

Zor günleri yavaş yavaş atlatırken, yüreğimden hep senin daha gelmeye hazır olmadığını geçirdim. Biliyordum ki bir gün yeniden içime gelecektin. Biliyordum ki, kendini hazır hissettiğinde annenin o sıcacık karnındaki yumuşacık yerine kurulacaktın. Hep konuştum seninle dualarımda. Hep sana seni ne kadar sevdiğimi anlattım.

Derken bir gün, nasıl hiç bilmiyorum, “ben bugün hamile kalacağım” dedim. 4 Aralık 2008 günü. O günden sonra hep içimde bir kıpırtıyla gezindim. Kendimi dinledim, aslında “seni” dinledimJ Sen bana ben geldim dediğinde Aralığın ortası olmuştu ve âdetime günler vardı. Önce kasıklarımda o bildik karıncalanma, sonra gerilme, sonra karnımda o beni heyecanlandıran şişlik… 1 hafta eczanenin önünden geçerken içeri girip bir test almamak için kendimi tuttum. Adet günü diyordum. Nasılsa olmayacağımJ

Sonunda 21 Aralık Pazar günü sabrımın mükâfatını aldım. Babanı nöbetçi eczane bulmak üzere gönderdim. Nerelere gitmiş garibim. Hala atamadığım testle geldi. Ben büyük bir heyecanla tuvalete girerken; “Allah’ım hangisi hayırlıysa o çıksın” dedim ve sonuç; hamileyimJJJ

Canım bebeğim
Hep biliyordum bir gün bana geri geleceğini. Sen o kadar anlayışlıydın ki yavrum, anneni babanı daha fazla üzmeye gönlün elvermedi ve hemencecik geliverdin. İçim öylesine huzur dolu ki artık. Biliyorum ki sen bu sefer annene sımsıkı tutunacaksın. Biliyorum ki bir daha bizi hiç üzmeyeceksin. Sana kavuşmak için çekeceğim tüm fiziksel zorluklar hoş geldi. Seve seve hepsini çekmeye hazırım meleğim. Sen geldin ya, başka hiçbir şeyin önemi yok artık.
Annen